Lösemi Hastalığının Belirtileri
Lösemi Hastalığının Belirtileri
Lösemi, dört farklı kan kanseri için kullanılan genel bir addır. Kemik iliğin de üretilen kan hücreleri kontrolsüz bir şekil de büyümeye başladığı zaman lösemi ortaya çıkmaktadır. Lösemi hücreleri de, bütün kan hücrelerin de oduğu gibi, kanla birlikte vücutta dolaşır. Birçok hastalık belirtileri ile ortak olan lösemi belirtileri, lösemi hücrelerinin sayısına ve vücudun hangi bölgesin de bulunduğuna göre değişmektedir. Lösemi hücreleri, vücudun diğer bölgelerini de etkileyerek böbrek rahatsızlıklarına ve kalp sorunlarına da neden olabilir. Kesin tanı koymak için hastaya kan testi ve kemik iliği testi yapılmaktadır.
Kan kanseri türlerinden en bilineni olan lösemi, uygun ilaç ile tedavi edilince veya hastaya özel kök hücre nakli ile başarılı bir şekil de tedavi edilmektedir. Ancak başarılı tedavi için erken teşhis ve tanı oldukça önemlidir.
Lösemi riskini arttıran bazı durumlar ise; radyasyona ve bazı kimyasallara maruz kalmak, başka bir kanser türü için kemoterapi tedavisi almış olmak, bazı kan hastalıkları bulunması ve sigara kullanılması gibi durumlar risk oluşturmaktadır. Genel olarak bilinen lösemi belirtileri ise şunlardır:
-Ağrı olmamakla birlikte, boyun ve koltuk altında ki lenf bezlerin de şişme olabilir.
-Ani ateşlenme ve artan gece terlemeleri,
-Artan diş eti kanaması, ciltte oluşan kırmızı leke ve morluklar. Yoğun adet kanaması olması.
-Karın bölgesin de şişkinlik olması,
-İştahsızlık ve ani başlayan kilo kaybı,
-Kansızlığa bağlı olarak, halsizlik, çabuk yorulma, nefes almada zorlanma, kalp çarpıntısı,
-Kemikler de ağrı hissetme,
-Görme de sorun yaşama,
-Sık sık enfeksiyon oluşumu ve vücudun çürümesi. Vücutta meydana gelen herhangi bir kesik durumunda aşırı kanama ve kesiğin kolay kapanmaması.
-Lösemi hücrelerinin beyine sıçraması ile, baş ağrıları, halsizlik, bulanık görme ve kusma ile denge kaybı yaşanabilir.
-Saç dökülmesi ve sık sık hasta olma gibi durumlar belirtileri arasındadır.
Bu belirtiler grip veya başka hastalık belirtileri ile de ortak olduğundan hastalar tarafından dikkate alınmayıp ihmal edilebilmetedir. Bu nedenle çoğu zaman erken teşhis edilememektedir. Kesin tanı konulabilmesi için hastanın vakit kaybetmeden doktora görünmesi ve gerekli testlerin yapılması gerekir.